
Aşağıdaki tablo, bilimselliği baş tacı etmiş toplumların bu süreç sonunda ulaştıkları doğal sonucu göstermektedir. Görülüyor ki eğitim çağdaşlaştıkça, hurafelerden arınıp sorgulayıcı bir topluma dönüştükçe IQ ortalaması da doğal olarak yükseliyor ve bilgi/refah toplumuna ulaşmak kolaylaşıyor. Toplum olarak var olabilmek, iç ve dış düşmanlara karşı bağımsızlığımızı koruyabilmek için; beyinlere kilit vuran, uyuşturan, aptallaştıran; gerçekliği tartışmalı ve bize ait olmayan ne varsa arınıp artık bilimselliği merkeze koymak zorundayız.
Başarının yolu ancak alınan bilimsel eğitim ile aklı kullanarak, sorgulama, irdeleme yaparak, tüm olanakları ve olası sonuçları gözden geçirip önlemlerini alarak ve en sonunda da kazanmaya olan inançla kendine güvenmekten geçmektedir.
Bu nedenledir ki, önceliği “çağdaş ve sorgulayıcı” bir eğitim modeline vererek, ülkemizi bir “bilgi toplumu”na dönüştürmemiz, geleceğimizi güvenceye almamızın da ana unsuru olacaktır.

Filiz Ünal
Anayol Partisi Disiplin Kurulu Başkanı