Nuri Demirağ, 1936 yılında Türkiye’de bir yerli uçak fabrikası kurdu. Bu fabrika, tek ve çift motorlu uçaklar üreterek 290 pilot yetiştirdi. Demirağ, bu alandaki yetenekleriyle dikkat çekti ve daha büyük projelere atılmayı planlıyordu. Ancak, ABD’nin desteklediği politikaları yürüten iktidar, Türk Hava Yolları’nın (THY) Demirağ’a verdiği siparişleri durdurdu. Üstelik, Demirağ’ın yurt dışına uçak satması da yasaklandı. Bu durum, Türkiye’nin uçak üretiminde bir dönüm noktası oldu. Böylece Demirağ’ın fabrikası kapandı. Yeşilköy’deki pilot yetiştirme okulu (Gök Okulu) ve test pistleri (şimdiki Atatürk Havalimanı) de devlet tarafından istimlak edildi.
Marshall Yardımı ve Türkiye’nin Uçak Sanayisi
Cumhuriyet’in ilanından sadece 5 yıl sonra, 1928’de Etimesgut’ta bir uçak fabrikası kurarak kendi savaşan şahinlerini üreten Türkiye, 1952’ye kadar Avrupa ülkelerine 300’den fazla uçak satma başarısını gösterdi. Ancak bu başarı, Marshall Yardımı ile bir anda sona erdi.
ABD’nin Etkisi ve Türkiye’nin Bağımlılığı
İkinci Dünya Savaşı sonrasında, elinde çok sayıda uçak ve silah bulunan ABD, bu malzemeleri Marshall Planı çerçevesinde birçok ülkeye dağıttı. Türkiye’ye de “Bu çok masraflı bir iş. Ne kadar uçak istiyorsan ben sana bedava vereyim.” diye öneride bulundu. Türkiye bu yardımı kabul etti ve kendi ürettiği uçakları envanterden çıkardı. Bu karar, ülkenin hava gücünü ve bağımsızlığını zayıflattı. Sonuç olarak, 1 dolar yardım alan Türkiye, 4 dolar olarak ABD’ye geri ödedi. Marshall Yardımı ile 95 milyon dolarlık yardım alan Türkiye, her yıl bakım ve onarım giderleri için ABD’ye 400 milyon dolar ödedi.
Yerel Üretimin Kaybı ve Stratejik Sonuçları
Türkiye’nin uçak sanayisinden vazgeçmesi, yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda stratejik bir kayıp oldu. Yerli üretim yok olduğunda, Türkiye savunma sanayisinde dışa bağımlı hale geldi. Yerli uçak üretimi, ulusal politikaların esnekliğini kaybetmesi ve dışa bağımlılık nedeniyle yok oldu. Bu durum, yerli sanayiye duyulan güveni sarstı ve gelecekteki projelerin önünü tıkadı.
Gelecek İçin Dersler
Bugün hâlâ bu kaybın bedelini ödüyoruz. Yerli uçak üretimindeki bu duraklama, ülkemizin havacılık alanındaki potansiyelini sınırladı. Türkiye’nin yerli uçak üretiminde yeniden atılımlar yapabilmesi için geçmişten ders alması gerekiyor. Savunma sanayisinde bağımsızlık, yalnızca stratejik bir ihtiyaç değil, aynı zamanda ulusal güvenliğimizin teminatıdır.
Türkiye bu süreçte geri bırakıldı. Ulusal havacılık politikalarının yeniden gözden geçirilmesi, yerli üretimin teşvik edilmesi ve geçmişteki hatalardan ders çıkarılması büyük önem taşıyor. Yerli üretim, bağımsız bir savunma sanayisi için kritik bir adımdır. Bu kaybın telafisi, ülkemizin geleceği için hayati bir öneme sahiptir.
Filiz Ünal
Anayol Partisi Disiplin Kurulu Başkanı